Mısır ve soyadan sonra hoş geldin GDO’lu pirinç. Aaaa
korkmayın sakın! Hemen koşun mutfağa şöyle bol tereyağlı bir pirinç pilavı
yapın, yanına bir de kuru fasulye… Misss… Hem GDO da neymiş ki! Güya, bir
canlıdaki genetik özellikler kopyalanarak, bu özellikleri taşımayan başka bir
canlıya aktarılıyormuş ve bunun sonucunda yeni bir canlı üretiliyormuş. Buna da
Genetiği Değiştirilmiş Organizma (GDO) deniliyormuş. Yalan!!! GDO’nun bizdeki açılımı
olsa olsa Genetiği Düzeltilmiş Organizma olur. Bilim insanları bakmış bizim
topluma, bizim genler süper. Akıl desen bizde, erdem desen bizde. Mükemmel
ırkız vesselam. Doğruyuz, dürüstüz, verdiğimiz sözleri tutarız, çalışkanız.
Tabii bize öyle sıradan gıdalar tüketmek yakışmaz. Bizim tükettiğimiz gıdanın
genetiği de mükkemmel olmalı. Malum bünyemiz de sağlam… Düzeltmişler gıdaları, yiyin gari demişler…
Biz de afiyetle yemişiz.Anlayacağınız bizim “D”ler sizin bildiğiniz “D”lerden
değil!!!